HÖH örgütüne bir sadık militan kadar yakın duruş sergileyen Zürfettin Hacıoğlu, Balkan Göçmenleri Konfederasyonu Yönetim Kurulu Başkanı seçildi.
Bu şahsı, Lülleburgaz 'da ikamet etmesine ramen, son yıllarda hemen hemen her hafta Bulgaristan'da görmek mümkündü.
HÖH'ün her bir siyasi açılımında veya sivil toplum örgütlerimizin kültürel etkinliklerinde boy gösteriyordu.
En azından topluca çekilen anı fotograflarında hep o var.
HÖH örgütüyle içli dışlı olan göçmen siması Zürfettin Hacıoğlu'nu, Bursa'da Bülent Arınç'ın
AKP'nin bu partiye yakın durduğunu ilan ettiği gün başkan seçilmesini bayağı bir manidar bulabiliriz.
Geçmiş dönemde hudut kapısındaki meşhur Edirne Köprüsü'nün üzerinde
kuzeyden gelen bulutlarda çatlaklar oluşmuştu...
Şimdi Zürfettin ustanın maharetli elleri sayesinde bu köprünün yeniden restorasyonu başlayabilecek mi?
Bunu ne kadar bir başarılı şekilde kotarabileceğini ben şimdiden kestiremem.
Tabi ki bildiğim bazı mevzular var, ama şimdiden tahmin açıklamak etiğe sığmaz.
Aynı zamanda AKP yandaşı olup ta, bizim camiadan düne kadar sert HÖH karşıtlığı yapanlar
acaba dansöz Asena'dan ders almaya başladı mı?
Ya da temiz siyaset uğruna Korman'ın peşinden koşturanların hali ne olacak?
Sakın HÖH'ün kalın enseli pazvantlarının gazabına uğramasınlar!
İşte asıl o zaman ben onları asla af etmem,
çünkü doğruyu doğru, yanlışı yanlış olarak yazmaya devam edeceğim.
İsterse HÖH'ün arkasını bizzat mister Obama sıvazlayadursun...
HÖH'ün derin bir analizcisi olarak, Doğan'nın EDK kültür sarayındaki son gaströlünde;
hani kavun kabuğuna basıp ta poposu üzerine yere çakılmıştı,
Türkiye adresinde takındığı düşmanca tavır hiç unutulacak ve yutulacak cinsten değildi.
Bunun akabinde ise hemen aynı partinin başka katmanlarının;
"Biz Angara'nın tozuna ve dumanına muhtacız!" naraları hafife alınmıştı...
Şimdilik siyasi harman Peevski aygırının tekme atmalarından kurtulmuş gözüküyor.
Ama bu bir aldatıcı okyanus kasırgası öncesi sessizliğidir...
Bizim gızancıklar şimdilik rahatla dingil gobak atabilir.
Bu değimin anlamını yalnız bizim eski yörüklerin akıncı torunları bilebilir.
Bu iş çakma Türklere düşmez...
Kuzeydeki kahverengi büyük kutup ayısı tetikte!
Çağımıza ayak uydurarak strateji belirleme masasından kalkmıyor yani...
Matruşka oyuncağı Peevski'nin onlarca medyası Ana vatan'ımız Türkiye'ye
her gün büyük bir şiddetle kin ve nefret kusmakta.
Son günlerde ise Asparuk Han'ın topraklarında AKP ve Tayip Erdoğan,
olduklarından çok daha farklı gösterilmekte.
Oyun kızışıyor!
Türkiye Cumhuriyeti devleti, Bulgaristan'daki Türklerin temiz ve demokratik
bir siyasi oluşumuyla her zaman kozlarını paylaşabilir ve ağabeyliğini ispatlamış olur.
Ama bu iş yolsuzluk haydutları ve bilmem ne peykleri olan Peevski'lerle,
Biserov'larla, Seferov'larla, Tabakov'larla asla yürümez...
Herhalde daha kimse unutmamıştır.
Türkiye'deki AKP'nin son seçim galibiyetini çoğu Balkan ülkesi coşkuyla kutlamıştı.
Bir tek Bulgaristan Türkleri ve HÖH'ten ne bir ses çıkmıştı,
ne de bir zır deli sevinçten havaya iki el ateş sıkmıştı...
İşte böyle bir zamanda geliyor Zürfettin Başkan!
Acaba yakında Türkiye'de gerçekleşecek olan Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası
Bulgaristan Türkleri, HÖH önderliğinde sokaklarda Türk bayraklarıyla sevgi gösterileri sergileyecek mi ?
HÖH, kendinde yeterince değişim gücü bulabilecek mi?
Ankara'nın Bulgaristan Türklerine yönelik yeni politikası ne yönde değişecek?
Ya da bunlara da mı o uzaktan gelen kutup ayısı homurdanması engel olacak!
Evet,aramızdaki köprü temelleri sağlam toprağa basmalı.
Tarihi Edirne köprüsü gibi!
O, Rusçuk'taki Barış Köprüsü(Most na drujbata) gibi pas ve küf tutmaz...
Mümin Topçu / dombira.eu
1 коментара:
HOH partisini DS ajanlari yenetiyor ! Turk devleti boyle rezillerlen ne isi olsbilir ? Bu namusuzlar ne kadar turkun canini yaktilar.Camiye giden insanlari ikpar ettiler bu namusuzlar.Ne kadar turkun canini yaktilar bu pislekler.Bizim onderimiz artik Korman Ismailov !
Публикуване на коментар
Забележка: Само членове на този блог могат да публикуват коментари.