събота, 13 февруари 2016 г.

HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİ SAVUNMAK,ÇOKTAN RAFA KALDIRILDI...

Komşumuz Türkiye ile önemli ve uzun bir kara sınırımız bulunmakta. Ayrıca deniz sınırımız da var. Bu devletin nüfusu yaklaşık 80 milyon ve bölgedeki en güçlü ekonomiye sahip. Avrupa'daki en güçlü ordu da komşumuz da.
Yalnız, komünistler tarafından kovulanları hesaba katarsak, bugün Türkiye'de birkaç yüz bin  bizim çifte vatandaşımız yaşamakta. Bu insanların çoğu Bulgaristan'ı öz memleketi olarak hissediyor, çünkü doğum yerleri bu topraklar. Burada akrabaları ve arkadaşları var.
Sovyet İmparatorluğu'nun çöküşünden sonra, Rus siyasi mimarlar, komünist DS örgütünün yardımınla, Bulgaristan'daki Türk Topluluğunu tamamen siyasi ve ekonomik kontrol altına aldılar. Bu anlamda, Türkiye'de yaşayan göçmenleri de siyasi emellerine dahil etmiş oldular. Bu şekilde, ülkemizin demokratikleşmesi yolunda, yarım milyona yakın Türk göçmen seçmenin oyu, başka bir yabancı  devletin lehine doğrultusunda kullanıldı, halbuki bu devlet 45 yıldır ülkemizin sömürgesi durumundaydı.
Eski Rus ve Bulgar istihbarat kurumlarının stratejisi doğrultusunda kurulan bu yarı askeri DPS örgütü ve meşhur " menfaat çemberleri"  sayesinde, kontrol altındaki  bölgelerde, kimse özgürce yaşayamıyordu ve işte bu  yarı askeri örgütünün üzerinde kontrolü kaybetme korkusundan dolayı, son zamanlarda  Ahmed  Doğan ve çevresi agresif ve acımasız bir saldırıya geçtiler.
Acaba, gerçekten Bulgaristan'ın yararına mı, bu sahte siyasi örgüt tarafından milli temellerimizi yıkmak teşebbüsleri? Yıllar boyunca, bu Rusya yanlısı siyasi parti sadece bir para ve şaibeli ihaleler kazanma makinasına dönüştürüldü.
Ana ve asli görevi olan - hak ve özgürlükleri  savunmak, çoktan rafa kaldırıldı...
Petır Boyaciev

0 коментара:

Публикуване на коментар

Забележка: Само членове на този блог могат да публикуват коментари.