EJDERHANIN KAPTANA ON İKİNCİ UYARISIDIR!

Sen bu gemiyi götüremiyorsun! Gemi su alıyor kaptan!
Pusula okumasını bilmiyorsun! Dümen tutmasını bilmiyorsun!
Makine kullanmasını bilmiyorsun! Yelken açmasını bilmiyorsun!
Kürek çekmesini bilmiyorsun! Radardan, sonardan anladığın yok!
Senin bu gemiyi batırmana izin vermeyeceğiz kaptan!
Senin bu gemiyi kayalıklara bindirmene, karaya oturtmana izin vermeyeceğiz!
Satın aldığın, kiraladığın tayfalarınla bu gemiyi ele geçirmene izin vermeyeceğiz!
İskele, sancak, pruva, pupa nedir! Sen öğrenememişsin!
Tam yol nedir, tornistan nedir? Sen hiç duymamışsın!
Bu gemi senin babanın kayığı değil kaptan!
Batırmana, yakmana, karaya oturtmana, kayalıklara bindirmene izin vermeyeceğiz!
Sen denizcilik değil, korsanlık yapıyorsun!
Sen ve vicdansız tayfaların köpek balıklarına yem olmayı hak ediyor olabilirsiniz!
Ama bu gemide seninle birlikte bulunmaktan başka suçu olmayan yolcular bunu hak etmiyorlar!
Bu gemide seninle birlikte bulunmayı yolcuların az bir kısmı hariç hiç istemediler!
Seninle birlikte denizlerde olmayı isteseler de, istemeseler de bu yolcuların günahı yok kaptan!
Sen bu gemiyi çok derin, dibi kayalık olan okyanus şelalesine doğru götürüyorsun!
Yolcuları tam yol felakete sürüklüyorsun!
Köprüsünden in ve gemiyi sana korsanlık yapan tayfalarınla birlikte terk et!
Sen can salını da, can yeleğini de, can simidini de hak etmiyorsun kaptan!
Senin damarlarında kan değil irin akıyor!
Sen denizlerdeki iyot ve yosun kokusunu tezek kokusu ile bastıramazsın!
Sen yunusları zevk için ezemezsin!
Rüzgara karşı tüküremezsin, fırtınaya karşı çişini yapamazsın!
Martıları, güvercinleri öldürmekle bitiremezsin!
Denizlerin, havaların, karaların ejderhasının on ikinci uyarısıdır bu kaptan!
vedatkusakli.com