Balkan
coğrafyasında en fazla Türk'ün yaşadığı (yaklaşık 1 milyon)
Bulgaristan'da elektrik fiyatlarına yapılan zamlara karşı yapılan
protestolar ile başlayan süreç, erken seçimle sonuçlandı. 12 Mayıs'ta
gerçekleştirilen seçimler; komşu Bulgaristan için olduğu kadar ülkede
yaşayan soydaşlarımız ve Bursa başta olmak üzere Türkiye'nin farklı
şehirlerinde yaşayan Bulgaristan vatandaşları ile için de tarihi bir
önem arz ediyordu. Çünkü ülkenin demokrasiyle tanıştığı 1990 yılından bu
yana Türklerin partisi olarak adlandırılan Hak Ve Özgürlükler Hareketi
aradan geçen 20 yılı aşkın sürece alternatifsiz olmuş ve tüm
eksikliklerine, hatalarına rağmen Ankara'nın kayıtsız şartsız desteğine
haiz olmuştu.
HÖH DEFTERİ NEDEN KAPANDI?
Ancak seçimlere çok
kısa bir süre kala Ankara aniden HÖH'ten desteğini çekmekle kalmamış,
bazı iktidar milletvekillerinin söylemiyle "HÖH'ü bitirmek için" düğmeye
basmıştı. Her ne kadar HÖH kadrolarının Türkiye ile ilişiklerinde soğuk
davranması ve Ankara'ya beklediği ehemmiyeti vermemesi bu planın bir
gerekçesi olarak gösterilse de HÖH'ün yerine, çok kısa bir süre öncesine
kadar HÖH genel başkan yardımcılığı yapan ve bu partinin Ankara ile
ilişkilerinin mimarı olan ve yıllarca bu diyalogu yürüten Kasım Dal
liderliğindeki Hürriyet ve Şeref Halk Partisi'nin (HÖŞH) desteklenmesi
asıl sebebin çok daha farklı olduğu düşüncesini akla getirmektedir. HÖH
ile Ankara AK Parti ilişkilerin kopmasının asıl sebebi ise Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'ın 2010'da gerçekleştirdiği Sofya ziyaretidir. Bu
temaslar esansında, Erdoğan'ın talebine rağmen HÖH Lideri Ahmet Doğan'ın
kendisi ile görüşmeyi kabul etmemesi, Ankara yönetiminin HÖH'ü bitirmek
için düğmeye basmasını beraberinde getirmiştir.
GÖLGE BAŞKANLAR MÜCADELESİ
Komşuda
geçtiğimiz günlerde yapılan seçimlere soydaşlarımız bu siyasi atmosfer
içinde girdi. AK Parti Hükümeti, HÖH'ün yerine Kasım Dal'ın denetiminde
ve eğitimini Türkiye'de tamamlayan Korman İsmailov liderliğindeki
HŞHP'yi destekleme kararı aldı. Aynı dönemde ise Parti'nin genel
kurulunda uğradığı başarısız suikast girişiminin ardından Ahmet Doğan
genel başkanlığı Lütvi Mesta'na bıraktı. Bulgaristan Türkleri ülkenin
demokrasi tarihinde ilk defa iki güçlü sayılabilecek parti arasında
tercih yapacakları bir sürece girerken, her iki partinin genel
başkanları ise perde arkasındaki liderler tarafından yönlendirildi.
Özellikle Ankara'nın maddi ve manevi desteğini arkasına alan HŞHP,
teşkilatlanmasını ve altyapısını dahi tamamlayamadan, yıllardır
Bulgaristan Türklerinin tek siyasi yapısı olan HÖH' ün alternatifi olma
iddiası ile seçim sürecine girdi.
SÜRECİ YÖNETEMEYENLER
Bulgaristanlı
Türk aydınlarının kan davası ve intikam almak mücadelesi olarak
değerlendirdiği süreçte iki AK Partili milletvekili ön plana çıktı;
Bursa Milletvekili Mustafa Öztürk ve İstanbul Milletvekili Hüseyin
Bürge. Her iki vekilde ağır bir dille HÖH kadrolarını eleştirirken, AK
Parti hükümeti için bu sayfanın kapandığını hiçbir desteğin
sağlanmayacağını, ne pahasına olursa olsun bu defterin kapanacağını
defalarca söylediler. Özellikle Türkiye'de çok ciddi bir baskı
uygulanarak, bu güne kadar HÖH'ü sürekli destekleyen STK'lar ya HŞHP
desteklemeye ya da oyunun dışında kalmaya zorlandı. Bu vekiller sanki
kendi seçim bölgelerinde, kendileri adaymış gibi Bulgaristan Türklerini
bölme pahasına yoğun bir çabanın içine girdiler, yerel yönetimler
aracılığıyla billbordlara HŞHP afişleri asıldı, yerel gazete ve
televizyonlara çarşaf çarşafa ilanlar, reklamlar verildi. STK'lar, bazı
ayrıcalıklarından mahrum bırakılmakla tehdit edildi. İşte böyle bir
ortamda Bulgaristan ve Türkiye'deki soydaşlar sandık başına gitti.
TÜRKLER SANDIĞA GİTMEDİ
Bulgaristan'da,
seçimlere katılım genellikle az olmakla birlikte 12 Mayıs'ta yüzde ise
adeta dip yaptı ve yüzde 46'larda kaldı. Diğer bölgelere göre seçimlere
katılımın yoğun olduğu Türk bölgelerinde de seçimlere ilgi göstermedi.
Öyle ki Bulgaristan Türklüğü'nün başkenti olarak kabul edilen ve Türk
adayların tulum çıkardığı Kırcaali'de katılım oranı yüzde 30'larda
kaldı. Türklerin seçimlere ilgi göstermemesinin sebepleri olarak ise
HÖH'ten duyulan memnuniyetsizlik ve AK Parti iktidarının uyguladığı
baskılar olarak gösterildi.
SANDIKTAN YİNE KAOS ÇIKTI
Seçim
sonuçlarına ana hatlarıyla göz attığımızda; bazı siyaset bilimciler
tarafından Bulgaristan'ın AK Partisi olarak da nitelendirilen Boyko
Borisov liderliğindeki GERB, yüzde 30,53 ile 98 milletvekilliği
kazanırken, ana muhalefet konumundaki Bulgaristan Sosyalist Partisi
yüzde 26,65 ile 86, milletvekili çıkardı. Türklerin partisi olarak
nitelendirilen ve seçim sürecinde Türkçe ve Türk azınlığın hakları ile
ilgili söylemleri ile dikkat çeken HÖH ise ülkenin üçüncü büyük partisi
konumundaki yerini koruyarak yüzde 11,22 ile 33 milletvekilliği elde
etti. Bulgar ırkçıların partisi olan ve enses ilişkiler, ırkçı
saldırılar, gibi skandallarla adından sıkça söz ettiren ATAKA ise yüzde
7,3 ile 23 milletvekili çıkararak 240 sandalyeli meclise girmeye hak
kazanan dördüncü parti oldu. Yüzde 4'lük seçim barajını aşabilmek için
Çar Simeon Sakskoburggotki'nin partisiyle NDSV ile koalisyon kuran
HŞHP'nin oyu ise 1,6'da kaldı.
HAK VE ÖZGÜRLÜKLER'E AMORTİ
Sonuçlardan
da anlaşılacağı üzere, bir istikrar hedefiyle yapılmasına rağmen, her
an siyasi bir kriz çıkarmaya gebe bir tablo ortaya koyan seçimin, her
oylamada olduğu gibi kazananları ve kaybedenleri oldu;
-Seçimin şüphesiz en büyük galibi, tüm baskılara, yıldırıma politikalarına, bölünmemeyi başaran Bulgaristan Türkleridir.
-Seçimin
amortisi ise Türkiye'nin desteğini kaybetmesine, genel başkanını
değiştirmesine ve ilk defa kendisiyle aynı doğrultuda, aynı hedef
kitleye yönelik siyaset yapan güçlü denilebilecek bir rakibe rağmen
Bulgaristan'ın üçüncü büyük siyasi gücü olma başarısını devam ettiren
HÖH'ün oldu… Bu arada, seçim öncesinde Ankara ile ilişkilerin
düzeltilmesi için zeytin dalı uzatan Mestan'ın seçimin hemen sonunda
dolaylı olarak Türkiye'den gelen oylara ve Türkiye'nin desteğine
ihtiyacı olmadığını söylemesi kazancını daha ilk anda düşüren talihsiz
bir açıklama oldu.
SURDA GEDİK AÇILDI
-İlk kaybeden bir kaostan
başak bir kaosun içine giren Bulgaristan oldu. Siyasi partileri hiç biri
tek başına iktidara yaklaşamadı bile, Dolayısı ile siyasi kargaşanın
hakim olduğu Bulgaristan'da halk kaybetti.
-Kasım Dal, hareketi adeta
ölü doğdu, Barajı kesin aşacağı söylenen HÖŞH beklentilerin çok
uzağında kalarak, soydaşların onları bir alternatif olarak görmediğini
gözler önüne serdi.
-Kırcaali kaybetti; Yüzde 78'lerde olan seçimlere
katılım oranı 12 Mayıs'ta yüzde 30'lara kadar indi. Bunun sonucunda,
Kırcaali'den uzun bir aradan sonra Türk olmayan bir aday milletvekili
seçildi.
ANAVATANDA KAYBEDENLER
Kaybedenler sadece Bulgaristan
ile sınırlı kalmadı… Türkiye'de Komşudaki seçimlere yönelik söylem ve
eylemleri dolayısı ile ciddi kan kayıpları yaşayan kurum ve kişiler
oldu;
-Bu güne kadar Bulgaristan Türkleri arasında ayrılığa yol
açabilecek siyasi yapılanlara hiçbir şekilde taviz vermeyen ve tüm
sorunların bilincinde olmasına rağmen Türklerin bölünmemesi adına HÖH'ü
neredeyse kayıtsız şartsız destekleyen BALGÖÇ önderliğindeki bazı sivil
toplum örgütleri, maruz kaldıkları baskılar sonucu tarafsızız açıklaması
yaparak yıllardır sürdürdükleri misyonuna ters bir hamle yaprak
hanelerine önemli bir eksi yazdırdılar….
-Özellikle 2011
seçimlerinden itibaren, başta Bursa olmak üzere, birçok bölgede
Bulgaristan Türklerinin önemli bir desteğini alan AK Parti, gerek
uyguladığı iddia edilen baskılar, gerekse Bulgaristan Türkleri için
adeta kutsal bir yapı olan HÖH'e bir anda savaş ilan ederek, seçimlerin
sonucunda istediğini alamadığı gibi, kendine yönelen sempatinin bir
kısmını antipatiye dönüştürdü…
-Sürecin en fazla kaybedenleri ise
şüphesiz süreci idare etmekle görevlendirilen Mustafa Öztürk ve Hüseyin
Bürge oldu. Bulgaristanlı olmasına rağmen milletvekilliği öncesinde bu
ülkeyle pek ilgisi olmayan Öztürk, özellikle Bursa'daki STK'lara yönelik
tehditvari açıklamaları ve baskıcı tutumu nedeniyle, zaten çok az olan
göçmenler arasındaki kredisini bitme noktasına getirdi. HÖŞH'ün
başarısızlığı Öztürk'ün Ankara'daki durumunu olumsuz etkileyeceği
aşikar. Bürge, ise adeta HÖH'e savaş ilan eden söylemleri yüzünden ciddi
tepkilerle karşı karşıya kaldı...
Bu sonuçlar, başta iki
milletvekiline devlet politikası ile parti politikasını karıştırmama,
uyguladıkları baskı yöntemleri, niyetlerin doğru olsa bile yanlış
insanlarla yapılamayacağı konularında önemli dersler verecektir. Ancak,
buradan çıkarılması gereken en önemli sonuç ise, Bulgaristan'daki
soydaşlarımızın sorunlarının çözümü için baskı ve tehdit yerine, onların
fikirlerinin ön planda tutulduğu, birlik ve beraberlik içersinde
stratejiler geliştirmek olmalıdır.
Ridvan TÜMENOĞLU
събота, 18 май 2013 г.
Абонамент за:
Коментари за публикацията (Atom)
15 коментара:
'...Bu vekiller ... Bulgaristan Türklerini bölme ,,,,'
sayın astv arkadaşım sen bir düşün bakalım - bir tarafta ajan lütvi mestan türklerin anasını ağlatan diğer tarafta genç bir siyasetçi - ahmed doğanın yüzüzne hatalarını söylemiş daha sonra ihraç edilmiş Korman - sen çok anlıyorsan bu işlerden türkler kimi desteklemesi gerekirdi..eğer onların türkiyede anlattıkları dedikleri gibi çok zülüm görmüşler ise ve Lütviden de ceza yamişler ise Kormanı desteklemeleri gerekmemiydi- ne Ak partisi, ne milltevekilleri - o zaman demek ki balgöç kapatılması lazım ..asıl sen bulagaristanda baskıları bi bilsen..öyle bursalarda oturup haberin bile olmadığı konularda yazı yazma lü
tven volla isetrsen CNN diretörü ol
aynı şey kuzey bulgaristan da da geçerlidir bir tafatar en büyük pislik biserov ajanın daniskası diğer tarafatan kasim ama gördüğün gibi sözde baskı ve zülüm görmüş olanlar oylarını ajana vermekten hiç çekinmediler var ya Todor Jivko bile gelse oy verecekler bunlar yaw -- hhaa alın şimdi size DPS ATAKA hükümeti göreceksiniz, atakalılar bu nu istemiyeceklerdir çünkü onlar ülkesini seviyorlar ama bizim dönek türkler hani o bol bol DPS ye oy verenler susacakalardır hatta bayram edeceklerdir ..bu nebiçim türklük -bu konuda bir yazı yazsanızmadem ki haberdarsınız o türkityede soydaşlar onlar KORKAKLAR KORKAK...
DPS/HOH 23 YILDIR KOK SALMIS BIR AJANLAR PARTISI,evet onu yikmak zor olacak ama mutlaka yikilmasi gerekiyor cunku o 23 yildir turklere hic bir menfaati olmadi,bizim burda halkimizda cahil ,onlara turk diye oylarini veriyorlar,onlar ise eski komunist gizli servisi DS nin emrinde faaliyet gosteren bir parti baskiyla korkutmayla aliyorlar oylarini ,secim aksam Lutvi Mestan bize kimse turk partisi demesin bizim milletvekillerimizin yuzde 50 si turk kokenli degildir Turkiye de bize karisamaz biz onlarsizda secim yapiyoruz dedi.Simdide fasist Ataka ve eski komunist partisiyle uclu koalisyona gidiyorlar,allah turklere yardimci olsun.
ne yani türkieyeden BİRİ para karşılığında böyle yazılar yazıyor diye Korman dan vaz mı geçelim...eninde sonunda Höh GİDECEKTİR
Para alıp yazıyor demeseydin iyiydi.... Sana bu güne kadar hiç yazdıkların için para verdiler mi.... Ben de olsa vermem... Bedava yazılan senin ki kadar oluyor dayı
Rıdvan
dersini çok kötü öğrenmişsin ridvan ben senin öğretmenin olsam sana 1 yazardım o kadar habersiz sin ki aklım bile ermiyor birde gazeteci diye geçiniyorsun maalesef kabül edenlerde var sen gerçektenbulgaristanda neler olup bittiği konusunda bir ders ama ciddi bir ders alman gerek ..hoşçakal 'gazeteci' bey
Sayın Rıdvan bey,
Bu, sizden okuduğum ilk yazı. Beni etkilemiştir. Ortaya koyup yorumladığınız olaylarla ilgili tanımlamalarınızın hepsine katılmasam da, iyi bir izlenim sergilemişsiniz ve vardığınız tespit ve sonuçlardan daha çoğu isabetli, keskin uçları törpüler ve kesin olmamak kaydıyla biz de hemen hemen aynı görüşteyiz.
Siz olayları gözlemlerken bizden farklı bir analkiz yönteme dayandığınız için tepkilerden bazıları olumsuz. Kazan kaybeden mantığı biz Bulgaristan Türklerinde hakim değildir. Biz hepimiz çok karanlık bir dönemden geçtiğimiz ve herşey hepimizin başına geldiği için bizde alçak gönüllü hoşgörü ağır basar. Bizde kesip atmak yoktur. HÖH dediğin bugün sandık başına gitmeyen köylüler, senin ifadelerinle Bursadaki göçmenlerin kurduğu partidir. İnsanlarımız bu partiyi kurarken, ayakta tutmak için son kuruşunu vermeye hazırken, bugün devlet parasıyla politika yapanlar pazarda yoktu.
Siz olayları izlemeye defam edin, kaçırdığınız ama aynı zamanda sonuç belirleyici olan bazı hususlar var. Eminim siz onları çok yakında görebileceksiniz. Sıcak duygularla yazdığınız için bir okur olarak teşekür ederim.
Hikmet Efendi
BU SECIMLERDE HOH PARTISINE OY VEREN TURKLER KAYBETI !
HOH PARTISININ YONETIMINDE OLAN SEREFSIZLER VE AJANLAR ATAKA PARTISINLEN KOALISON KURMYA HAZIRIZ DEDILER.
CAMILERI TASLAYAN VE HATESE VEREN ATAKA ILE BIR ARAYA GELEN HOH BADAHI SECIMLERDE BUYUK TOKAT YIYER HAKTAN INSALLAH !
NPSD ILERI DEVAM !
Merhaba;
Öncelikle zaman ayırıp okuduğunuz için teşekkür ediyorum… Ancak para aldın para ile yazıyor, öğretmenin olsam 1 yazardım gazeteci diye geçiniyorsun falan gibi çirkin ifadelere gerek olduğunu sanmıyorum Özellikle 1 verecek arkadaş, benim eğitim ve meslek hayatımı tartışacaksak önce derin bir nefes alın ki kırmayalım… Benim öğretmenlerim bana iyi ders verdi ondan şüphem yok da bence sizde iyi bir baba iyi bir amaca iyi bir vatandaş olarak çocuklarınıza ve çevrenizdekilere düşündüklerini kendi imzalarıyla yazabilecek kadar cesur olmayı, iftira atamayacak, kadar sağduyulu olmayı ve saygıyı öğretirseniz en azından biraz faydanız olur beyefendi…
Sizler gibi 'sera' da yetiştirlmiş olsaydım kendi imzamla da yazabilridim Ridvan bey, ama benim arkamda sizizn gin destek verecek kimsem yok, hele buluduğumu ateşin (sizce gül gülüstanlık) Bulagristan'da.. Bulgaristan istihbaratı arşivlerinde 2 tane prepiska var hakkımda , her halde beni çok sevdikleri için değil .. bu demek ki sizden çok daha iyi biliyorum Bulgaristandaki 'bgtürkleri' konusunu bizleri Kırcaalili gen Mirçev iş başı yaptırmadı- Bahri Ömere yaptıkları gibi..ama siz yazmanıza devam edebilirsiniz, hatta bu tartışmaya devam da edebilirisniz.. battıkça batacaksınız, çünkü belegelerle de konuşurum gerekirse, birbirinize ( 20 май 2013, 10:09) yaptığı gibi kompliman yapabilirsiniz, ancak tekrar ediyorum yanlış bilgiler sokmuşlar kafanıza biri bile haketmeyebilriisizn 'seralar' farklı Bulgaristan farklıdır
Yazı çok net ve gerçekler ortaya konmuş
neden karşı çıkıyorsunuz anlamadım
Herkez özgürce yazabılır
burada tartışma iyi de bir de buna karşı bır yazı yazında gorelım ve sizleri de taktir edelim
Rıdvan kardesimizi taktır ediyor eline sağılık
Serada salatalık yetişir... Adınla yazamıyorsan yazma Abi, boş beleş istediğini söylemek kolay nasılsa vergi almıyorlar...Ama birine parayla yazıyorsun arkanda şu var bu var diyebielcek hakkı görüyorsanız kendinzide karşınzıdaki insanın da sizin kim olduğunuzu bilmeye hakkı olmalı... Tabi çok bildiğiniz bgtürkü ifadesinden belli ayrıca....Yanlış veya doğru bir bilgiye sahibiz sizin gibi ben oyum ben buyum da demiyoruz... Beğenmek zorunda değilsiniz istediğiniz kadar eleştirebilrisiniz bu sizin en doğal hakkınız ama siz hakkınızı hukunuzu aşan şeyler söylüyorsunuz ve işin kötü tarafı bunu adaınza söyleyebilecek bir yüreğiniz yok cesaretiniz yok... Benim gözümde siz sadece bir telefon sapığısınız
demek ridvan salatalıkmış
ДПС+АТАКА=ПОЛИТИЧЕСКА ПЕДЕРАСТИЯ !
НА СЛЕДВАЩИТЕ ИЗБОРИ СЛЕД ТРИ МЕСЕЦА НА БУНИЩЕТО !
bürge sen kimsin nereden geldin turkiyeye dedelerin onlargelmeseydi sende orda olacaktin
Публикуване на коментар
Забележка: Само членове на този блог могат да публикуват коментари.