вторник, 7 юли 2015 г.

KARAKONCOLOSLAR ÜLKESİNDE HAYALİ YİRMİ MİLYON ARANMAKTA..

.Bazen o kadar fazla küçülüyor ve başkalarının fırlattığı ağın
içinde minnacık bir sazan balığı gibi boşuna debeleniyoruz ki,
karşı taraf büyük bir keyifle göbeğini kaşımaya devam ediyor
ve tepsisinde kızartıp akşama afiyetle yiyeceği aptal sazanları
hayal ediyor...

Neymiş efendim, Dal'a verilen 20 milyon Türk lirası neredeymiş?
Bizim gündemimiz işte bundan ibaret!
Asparagas, yani yalan haberlerle beslenen bir toplum olduk?
Doğruları söyleyen ise dokuz köyden kovulmakta.

Bizim beyin ve kanımıza yıllar boyu hiç durmadan büyük dozda
afyon enjekte edilmekte.

Eski veya yeni sistem diye bişe yok ortalıkta.
Aynı totaliter biçimde yönetim, aynı saltanat...
Bildiğimiz en adi ve basit haydutlar bunlar.
Ama onlara birer Karakoncolos efsanesi kahramanı gibi
tapıyoruz.

Boyko, bir anda Rayko Mladiç olabilirmiş!!!
Nah, olursun sen!
Malkoçoğlu'nun mezarının nerede olduğunu unutma!

Dangalağın tekinin burnu ise uzay mekiklerinde gezinmekte.

Diğeri yakında güya siyah sabun imalatına başlayacakmış...

Ermeni sığıntısı, Moskova kadrosu Kevorkian Bulgar milliyetçisi
olmuşta, Çingenelere ve Türklere karşı cihata çağırmakta...

Bu denli eski kafalıların hakkından bir tek bizim Eğridere'nin
meşhur Kafalılar kabadayısı gelir, fakat kabadayılar
ve efeler çoktan apoletlerini gönüllü söktü.
Onlar bile, bu darmadağın olmuş halk için savaşmaya
değmez demekte...

Sefa içinde yüzen Bulgarlar neden sözde Türk partisi kurdular?
Daha sonra ikincisini, üçüncüsünü de bize yutturmaya kalkıştılar.

Dönelim şu hayali 20 milyona...
Derin Sofya'nın ikinci kat senaryolarına...

Ne de olsa yakında seçim var!
Kırcaali'de Korman oy koparırsa,
Boyko'yu kim Cumhurbaşkanı yapacak sonra?

Doğan'a milyarları sayanlar sorgulanamaz!

O zaman Dal'a Türkiye neden 20 milyon versin ki?

Yüzbinler mi çekildi Dal'ın arkasından?

Maksat;
- oyalamaktı,
- kör ebe tiyatrosuna devam etmekti!
- Biri birimizi kırdırmaktı.

Her devirde olduğu gibi!


Türk mü kaldı köy ve kasabalarımızda?
Zaten çoğumuz farklı dillerde konuşuyoruz.
Sağır ve körüz!
Hepimiz ayrı bir yoldayız.
Bir türlü kavşaklar birleştiremiyor bizi.
Bütün olaylara Fransızız.
Yavşaklar devrinde...

Mümin TOPÇU

0 коментара:

Публикуване на коментар

Забележка: Само членове на този блог могат да публикуват коментари.