събота, 4 април 2015 г.

AKŞAM OLDU, MUMLAR YAKILDI...

Sabah kalktığımızda, Ayşe yengenin Allahın rahmetine kavuşma
haberi köyü salladı. Yıllardır tansiyon şikayeti vardı,
fakat yatalak filan değildi. Evinin önüne kadar çıkabiliyordu
ve elinin erdiği kadar ailesine yardım ediyordu.
An meselesi olan ölümün güzeli ona nasip oldu.
Kimseye muhtaç kalmadan ve kimsenin dırdırını çekmeden,
yağmurlu bir mart gününde bizleri terkedip sonsuzluğa yola çıktı.
Allah, gani gani rahmet eylesi!
Komşuluktan helallikler alındı ve yağmur altında Ayşe yengemizi
toprağa verdik.

O gün, bakırdan dökülürcesine yağmur yağdi, akşam üzere ise
kar başladı. Hem de benim sevdiğim türden, sanki pamuk halaç
ediliyormuşçasına. Neresinden baksanız, tatlı yağlı bereket rençber
gözünde. Geçmişe bakış, bu sefer ki kar yağışı fırtına ve tufanla gelmedi.
Adeta dört dörtlük iri parçalar halinde dökülüyordu yükseklerden.
Üşenmemiş olsam, şöyle pencereye yaslanıp, çok kötü bir şiir yazasım
geliyor içimden.

Ortalık karardı. Kar hızlı bir tempo tutturmuş yağmaya devam ediyor.
Sulu yağmasından dolayı çanak antenler saat başı temizlenmeye başlandı.
Sonra elektrikler kesildi.
Yapılacak bir şey olmadığından, yatağa girdik.

Sabah oldu. Kar tempoyu daha da artırdı.
Kar kalınlığı yarım metreyi aştı.
Elektrikler yok. Telefon sinyali yok.
Köy yolu kapalı.

Akşam oldu. Mumlar devreye girdi.
Televizyon çalışmıyor.
Geceler uzun mu uzun.
Zar zor sabahı ettik.

Kar dindi.
Elektrikler yok. Sinyal yok.
Yollar kapalı. Akşam oldu ve devrede yine mumlar.

Sabah oldu.
Kar hafiften erimeye başladı.
Yollar kapalı ve dış dünya ile irtibatımız hala kesik.
Ayrıca kimsenin de bizim felaket durumumuzdan
umrunda olduğunu zanetmiyorum.

Akşam oldu. Mumlar yakıldı.
Bu mum meselesi, artık alışkanlık yapmaya başladı.

Sabah mis gibi güneşli bir hava var.
Elektrikler yok.
Sinyal yok.
Yollar kapalı.

Devlet dersen, o zaten ortalıklıkta yok.
Parlamento ona göre.
Vekilimiz Peevski...
Yok oğlu yok...

Her yerde kar var,
şarkısını mırıldanıyorum
ve kaçan kedilerimi tırmalıyorum.

Adamo kadar, hiç romantik olamıyorum...


Cevdet Şahin

0 коментара:

Публикуване на коментар

Забележка: Само членове на този блог могат да публикуват коментари.