26 Aralık 1984 yılında,
Bulgaristan’da Türklere karşı yürütülen asimilasyon politikalarına karşı
yapılan barışçı protesto yürüyüşünde annesinin kucağında Şehit edilen Türkan
bebeğin ve diğer şehitlerin otlar içindeki ve bakımsız mezarlarını, ilk kez 26
Aralık 2009 yılındaki anma töreninde gündeme getirmiştim…
Bursa BAL-GÖÇ’ ten gelen misafirlerin ve gazeteci Güner
Şükrü’nün huzurunda, HÖH/D(p)S il başkanı Bahri Ömer’den ve o zamanki Kızılağaç
belediye başkanı olan Şükran İdris’ten Türkan bebeğin ve diğer Şehitlerin
bakımsız ve otlar içindeki mezarlarının bakımlarının yapılmasını rica etmiştim.
Bahri Ömer olsun, Şükran İdris olsun, ”Tamam bakarız” gibilerinden bir şeyler
gevelemişlerdi. Fakat daha sonra bu konuyu unuttular.
Daha sonraki yıllarda yapılan anma törenlerinden sonra,
Şehitlerin bakımsız mezarlarını hep gündeme getirdim.
Bu sene, Hicri
takvime göre, Türkan bebeğin ve Ayşe Molla Hasan’ın 31. Şehadet yıldönümü
dolayısıyla mezarlarına Fatiha okumak için gittiğimizde, Şehitlerden Ayşe Molla
Hasan’ın oğlu da oradaydı ve kendisinden bu mezarların Şehitlere yakışır bir
şekilde düzenlememiz için yazılı izin istedik.
Ayşe Molla Hasan’ın oğluyla-
birkaç kişi huzurunda- aramızda şöyle bir konuşma geçti:
“Türkan bebeğin ve annenizin mezarlarını şehitlere yakışır
bir şekilde düzenlemek istiyoruz. Bize bu düzenleme için yazılı izin verir
misiniz? Biz bunu reklam için değil, Şehitler hepimizin olduğu için
yaptıracağız ve katkısı olanların isimleri de gizli tutulacak” dedim.
Ayşe Molla Hasan’ın oğlu ise, “ Buna gerek yok, ismini
açıklamak istemediğim birisi, gerek annemin, gerek Türkan bebeğin mezarlarının
en kısa sürede düzenlemesini üstlendi ve isminin de duyurulmasına kesinlikle
karşı” dedi.
Bende, “En kısa süre ne kadar?”diye sordum. O da, “ Bir -
iki ay içinde” dedi.
Şehitlerin mezarlarının reklam amacıyla düzenlenmeyecek
olması, orada bulunanları hayli mutlu etti…
Bilindiği gibi birkaç yüz metre geride, “ Türkan çeşme”
olarak bilinen anıtın girişindeki açıklama yazısının alt sol kısmında “HÖH,”
alt sağ kısmında ise “ DPS” yazmaktadır.
Ne garip değil mi?
Oysa…
26 Aralık 1984 ve
daha sonraki tarihlerdeki Türk katliamlarında, komünist rejimin gizli servisi
olan DS, büyük rol oynamıştı…
Şimdi ise, eski DS ajanlarının kontrolünde olan HÖH/D(p)S
partisi, Türkan bebeğin ve diğer şehitlerin anıtında kendi reklamını yapıyor…
Bu nedenle Şehitlerin düzenlenecek olan mezarlarında
birilerinin reklamı olmaması, sevindirici bir olaydır…
Nihayet…
Türkan bebeğin ve diğer Şehitlerin mezarları, Şehitlere
yakışır bir şekilde düzenleniyor!
Durmuş Arda
1 коментара:
Ahmed Dogan-ajan Sava, Sergey, Angelov !
Lutvi Mestan-ajan Pavel !
Rusen Riza-ajan Petir !
Bu reziler mi koruyacak BG turklerin haklarini ?
BG turklelin sadece Kasim Dal, ve Korman Ismailov kurtaracak bu namusuzlardan !
Публикуване на коментар
Забележка: Само членове на този блог могат да публикуват коментари.