вторник, 15 юли 2014 г.

BÜYÜK ÜZÜNTÜ İLE AVNİ VELİ'Yİ UĞURLADIK

Merhum milli mücahidimiz ve liderimiz Avni Veli'in ölüm haberi, bütün Bulgaristan Türk Topluluğu'nun aklı selim mensupları arasında büyük üzüntü ve yankı yarattı.

Bir tek, karanlık şahıslarla bağlantısı ispatlanan DPS  ve onların Türkiye menşeli derneklerde barınan sıkı yalakalarının cephesinde ise suskunluk hakimdi.

Beklenildiği gibi bunlar, aramızdan erken ayrılan merhum kahramanımızın ne cenazesine katılmayı, ne de birer çelenk göndermeyi akıl ve cesaret edebildiler.

Avni Veli'yi yakından tanıyan ve seven onlarca insanımız ise görüşlerini açıkça belirtmekten hiç çekinmedi. İşte seçtiklerimiz bir demet;

Naim BAKOĞLU,
Silistre;

-  Avni'yle ilgili iki yaşanmış olayımı  hatırlattın. Novi Pazar (Yenipazar) kasabasındaki Gemi Kısımları imal eden fabrikada ressamdım. Seksenli yılların bir sonbaharının kışa el verdiği gün kıvırcık saçlı bir genç, kollarını açmış, bana yaklaştı. Kucaklaştık önce. Sanki eski iki dost idik. Sonradan kendini tanıttı: şair Avni Veli imiş. Şiirlerini daha önceleri gazetelerde okumuş, resmini de görmüştüm. Kendisiyle yakınen tanışmamdan memnun oldum. Zaporojets marka arabasıyla uzak Cebel kasabasından yola çıkarak Varna kentine bal kabağı satmaya gitmiş. Dönüşte arabası Yenipazar yakınlarında ağır arıza yapmış. Çekiciyle tamirhaneye getirmişler ve yeni motor bekleyip onarılması içik birkaç gün beklemesi gerektiği söylenmiş kendisine. O da beni hatırlayarak, dolayısıyla misafirim oldu. Üçüncü veya dördüncü günü arabanın tamiri balkabaklarından aldığı parayı da aldı, cebindeki son meteliği de! Yakıt deposunu doldurdum, cebine de yeter derecede para verdim ve kucaklaşarak, artık yakınen tanışan iki dost olarak ayrıldık. Tabii, Cebel'e varınca da borcunu hemen postadan gönderdi! Gün geldi, Kırcaali yöresinde Türk adlarının zorla değiştirme kampanyası yüreklere acı düşürdü. Cebel ve Mestanlı kasabalarında direnişler başladı, kurbanlar verildiği de duyuldu. Dayanamadım, olayları daha yakından görüp, bunları dış dünyaya duyurmayı kararlaştırdım. O zamanlar Rudozem'de madenci olarak çalışan damadımız Ahmet ve Ardinolu damadımız Ferhat Fettahoğlu ile birlikte Cebel'e gittik saklı yollardan. Bir lokantada görünüşte güvenli bulduğumuz kişilere Avni Veli'yi sorduk. Tüm tavrıyla entelektüel olduğu belli bir genç bizi dışarı çıkararak: ''Kimsiniz, nesiniz, nerelisiniz bilmek istemiyorum! Madem ki, Avni'nin dostusunuz, hemen uçlanın buradan, çok tehlikedesiniz! Avniyi dün alıp, götürdüler, siz de ele düşmeyin'' dedi. Bu kötü haber bizi sarstı. Avni, Bulgar ceza kanunlarında verilen en ağır ceza yüklenmek üzere tutuklanmıştı. Yine gizli yollardan o gece Mestanlıya sığındık ve devrisi gün devlet güçlerine yakalanmadan geri döndük. Avni'yle bir daha görüşmek nasip olmadı. Vefat ettiği haberini aldık. Yüce Allah gani gani rahmet eylesin, mekanı cennet olsun!

Mümün Altındiş,
Bursa;


-  Kendisiyle Kırcali'de "Nov jivot" gazetesinin Türkçe sayfasını inceleme sırasında bir araya gelmiştik. Türklük duygusu yüksek, idealist bir milliyetçiydi. Oldukça cesur ve mert bir kişiliği vardı. Damarındaki asil ve temiz kan, onun Türklüğünü ve milliyetçiliğini ortaya çıkarmıştı. Yazdığı şiirleri bir güven ve umut taşıyordu. Yarınlardan çok şeyler bekliyordu! Kısacık ömrüyle, Bulgaristan Türklerine belki de bir ufacık meşale oldu. Fakat çoğunluk kendini onun meşalesiyle birleşmekten kaçındı. Bazı konularda belki ferdi davrandı ve kendini bir anda kuyunun dibinde, yolun çıkmazında buldu. Olayların karşısında istemese de, o garip yalnızlığı içinde hissetti ve bazı duygularına yenik düştü sanıyorum. Her şeye rağmen yılmadı ve dimdik ayakta durdu. Türklüğünü asla satmadı ve ödün vermedi. Hapishane yıllarında bile ön saflarda olmayı tercih etti ve gizlice de olsa milli duygularını yaymaya devam etti. O, belki de Bulgaristan Türklerinin milli şairi mertebesinde saf tuttu. Kısaca Avni Veliev ( Özgürer) arkadaşımız Bulgaristan Türklerinin birlik, beraberlik ve dayanışma zincirinin bir halkasıydı...Vefatıyla tüm sevenlerini üzen Avni Veli Özgürer kardeşimize, Allahtan rahmet diler,mekanı cennet olsun diyorum! Yakınlarının ve sevenlerinin başı sağ olsun! Onu özleyeceğiz.



Sabri ALADAĞ,
Cebel;

- Avni malim, zamanın birinde, Cebel kasabasına belediye başkan adayı olacaktı. Cebel belediye başkanı, aynı zamanda DPS il başkanı olan Bahri Ömer, makam şoförüne talimat verir. Makam şoförü, beyinsiz goril gibi Avni hocayı öldüresiye döver, sarhoş olup düştü desinler diye ağzına bir şişe mastika boşaltır. Bu olay unutulmadı unutulmayacak. Avni hoca ve diğer siyasi mahkumlar boşuna yattılar o soğuk mahpus damlarında. Hele şehitlerimiz hepten boşuna öldüler, gazi bile olamadılar. DS ajanları şimdi gazi ve kahraman. Hepsinin ortak noktası, ya dedeleri, ya babaları, ya da kendileri DS'ye çalışmışlar.
Avni hocaya yüce Rabbimizden rahmet, yakınlarına, bütün iyi niyetli ve temiz kardeşlerime ve eski gerçek mücahitlerimize sabır dilerim.

Ali DÜRÜST,
 İzmir;

- Avni Veli arkadaşımız tarihte kendisine düşen görevi yerine getirerek, arkasında iz bırakarak ebediyete göç etmiştir.
Arkadaşımız başlattığı mücadeleyi kazandı mı, kaybetti mi, asıl sorun burada.
Avni Veli Özgürer'in temel isteğinin birisi, mücadelenin en anlamlı yanı, Türk çocuklarının okullarda anadilini yabancı seçmeli dersi değil, hak ettikleri müfredatta zorunlu olarak okumalarıdır.
Hocamız Avni Veli Özgürer yalnız kendi davası değil, bütün Türklük mücadelesi veren şehitlerimizin ve gazilerimizin mücadelesi boşuna gitmiştir.

Ayşe RODOPLU,
Bursa;

- Allah rahmet eylesin, çok üzücü bir haber. Öğretmenimizdi, yoldaşımız ve kardeşimiz. Çok zor günler geçirdi, savaştı.Davası ile uğraşırken ailesini kaybetti ( eşi ve çocuklarından ayrıldı). Türkiye'de emekli olunca, Cebel'e döndü.Yeni HÖH' lüler tarafından unutuldu, terk edildi ve dışlandı. Cebele'de zeki ve dürüst şahısları nedense hiç sevmezler...

Ahmed ALİEV,
Kırcaali;

-Biz DPS yönetimini değişmesinden yanayız. 25 yıldır DPS Türklere bir şey kazandırmadı, bundan dolayı Avni öğretmeler boşuna mücadele etmemiş olmaları için, DPS yönetimine Hüseyin Hafızov gibi hakiki Türkler gelmesinden yanayız.

25 yıldır o DPS yönetimini destekledik, bir o kadar desteklesek ne yazar.

4 коментара:

Анонимен каза...

Eski DPS Türkiye temsilcisi Kuzeyli Enver Hatipoğlu Yuro milyoneri.
İzmir DPS temsilcisi Cebelli İsmail Vatansever/Çıkarsever Yuro milyoneri
Şimdiki DPS Türkiye temsilcisi İsmet Kahraman Kırcaali Sürmenler Yuro milyoneri
Avni hoca, şehitlerin yakınları ve gaziler sürünerek ölüyorlar boşuna birileri zengin olsunlar diye soykırıma karşı boşuna mücadele etmişler.
Yazık o ajan DPS yönetimine.
Elbette bir gün hesap verecekler o da ne hesap.

Bozkur Bultürk каза...

Avni Veli,büyügümüz,benim Eski zara cezaevi arkadaşıomdı,bir ücrede aylarca kaldık,dert,üzüntü,kader paylaştık,kendisi son derece milliyetçi ve idealist biriydi.DPS-Komunıst ajanları bizim önümüzü tıkadıkları gibi,Avni abeyinde önünü tıkadılar,onlar gibi hırsız ,hain,komunist olmadıgımızdan bizleri saf dışı ettiler..amaaaaa. hesabını soracaaaaz..

Анонимен каза...

TC Erdoan gelcek dps yi biterecek beleneciler bi bok bile yamaacak

Анонимен каза...

Eyyyyyyyyyyy sümtük, kimsin sen T.C. başbakanına hakaret edecek?

DPS kendi kendini bu gidişatta bitirecek. BG Türk kalamayacak Çingeneler de oy için çooooooook para isteyecekler.
DPS sayesinde BG Türk kalmıyor karınlarını doyurmak için Avrupa gitmek zorunda kalıyorlar.
Siz biraz önce o ajan DPS yönetimini değiştirin ki BG Türkü kurtulsun.
BG Türkün en büyük düşmanı DPS ajan yönetimi satılmış Türklerdir ahpap.

Публикуване на коментар

Забележка: Само членове на този блог могат да публикуват коментари.