Hak ve Özgürlükler Hareketi'nin en güçlü ve kalabalık yerel örgütü Kırcaali ilindedir. Bu oluşum istese merkeze kök söktürür, ama şimdilik Sofya'dakiler herkesle ve ısrarla adeta dalgasını geçmeye devam ediyor. Güya bugünlerde Kırcaali Türkleri, Peevski gibi toplumdan dışlanmış koftiden bir zatı evrodeputat adayı olarak seçeceklermiş...
Bu yutturmaca karşısında, bize yalnız güldürmeyin insanı, yahu, deme düşer. Birincisi; Bu şahsın bizim Türklüğümüzle ve davamızla ne gibi bir bağlantısı bulunmakta? Bu bir mücahidimiz mi, ya da totalitarizme karşı verdiğimiz mücadelenin bir ünlü kahramanı mıdır?
Hayır, hiç biri değildir!
İkincisi; Daha geniş bir çapta incelediğimizde, kendisinin Bulgar toplumunun demokrasileşmesi yolunda, toplumsal ve ekonomik krizlerle boğuşmakta, yoksa bilmediğimiz belirgin bir gizli yarar mı var?
Hayır, yok, hatta zarar ve hasarları mevcut!
Herhalde kimse unutmamıştır, geçen yaz bu ismi, belirli karanlık güçler, nasıl milli istihbaratımız DANS'ın tepesine başarısız bir şekilde yerleştirme gayretine girişmişti. Bu esnada ülkemiz adeta bir yangın ve yıkım yerine dönüşmedi mi? O zaman hükümetimiz ve deputatlarımız değil, onların oturduğu şaibeli koltuklarının bulunduğu binalar bile yakılıp ve yıkılıp yok edilecekti. Bugün her zaman olduğu gibi Rodoplar Türkü yine zan altında bırakılmak isteniyor, sanki kendisi çarlık Rusya'nın o fakir ve cahil köle köylüsü. Ne özgür bir sesi kalmış, ne de bir direnme gücü.
Bizleri tamamen dejenere olmuş, sağır ve kör bir etniste topluluğundan ibaret olarak göstermeyi arzulayan günümüzün aktörlerine benim birkaç sözüm var; - Bizden korkmalısınız, adeta titreyin! Bizler dürüst ve çalışkan insanlarız. Taşı sıktığımızda su çıkaran cinsten! Ülkemizin bu kaotik durumdan sıyrılması için can atarken, bizlere biçtiğiniz değer ise ortada ve asla tasvip edilemez. Bizleri yalnız sessiz ve sedasız oy verme robotu olarak görmeyin. Aslında biz çok büyük ve güçlü potansiyeliz. Yurt içinde ve yurt dışında yaşayan on binlerce becerikli, yaratıcı, yüksek eğitimli ve sağduyulu ferdimiz varken, Sofya'nın derin katmanlarında tatminkar avuç içi ovuşturan sahte entel sakallı siyasi kisveye bürünmüş başıbozuklar artık bizim parlak gelecek istikbalimizle sakın oynamasınlar.... Siz bana, Peevski'nin evrodeputat adaylığını teklif edecek bir tek Kırcaali Türkü gösterebilir misiniz? Bu bir yukarıdan gelen emir ve sipariştir. Yalnız Türklere karşı değil, adeta bütün Bulgar toplumuna karşı meydan okumadır ve bütün medeni değerlerimizi incitme hareketidir. Bu canı çıkmak üzere olan celladın son çırpınışlar değil de, başka ne olabilir.
Kırcaali Türkü, sözü geçen evrodeputat adayını ne bilir,ne de tanır. Adını bile duymak istemeyen bir topluluğa acaba neden bunun adaylığı götürülüyor? Bir tek ortamı germek, kargaşaların ve huzursuzluğun devamı için! Şimdi Bahri Baba'nın çıkıp ta, alın şu Peevski'yi ve başınıza çalın deme zamanı değil mi? Bu zat DANS başkanı olarak, evrodeputat olarak, ecdadımıza küfür eden medyaların patronluğuna monte edilebilir. Ya bundan bizim elimize ne geçecek? Yoksa bize aynı bu Peevski, sırtımızdaki yırtık donumuza Avrupa'dan yama mı getirecek...
Ölme gara eşeğim,ölme !!!
Mümin Topçu
сряда, 2 април 2014 г.
Абонамент за:
Коментари за публикацията (Atom)
2 коментара:
DS ajani Dogan-Sava, Angelov, Sergey halya devam ediyorlar turklerlen alay etmeye ! Ne zamana kadar cekeceiz bu pks muhbirleri ?
Dikkat DS ajani Dogan-Sava sadece BG türkleri değil Bulgaristanı yönetiypr bunu hala anlamadınız mı
Публикуване на коментар
Забележка: Само членове на този блог могат да публикуват коментари.