петък, 8 ноември 2013 г.

İZLERİMİZİN İZİNDE BULUŞAN TÜRK KADINLARININ MUTLULUĞUNU YAŞAMAK


Bulgaristan’dan Şumnu Kültür Evi Derneği ve Nazım Hikmet Kültür Evi, Türkiye'den RUBAKAD Derneği ve İstanbul Ünüversitesi’nin ortak düzenlediği Türk el sanatları kursları sayesinde, beş gün boyunca Şumnu’da bir araya gelerek 173 kız ve kadın, Ahşap boyama, Ebru, Hat ve Yazı, Kumaş Boyama, Keçe Tasarımı, Kurdele Nakışı, Boncuk Takı Tasarımı, Dekoratif Ayna, Mutfak Kültürü, Bale, Türk Halk Türküleri, Diş bakımı, Tekstil Tasarım, Geleneksel Kumaş Baskı Tasarımı Eğitimi aldı. İstanbul Rumeli Balkan Kadınlar Derneği Başkanı Hale Güloglu, yedi ülkede gerçekleştirilmesi planlanan projenin ilk ayağını Bulgaristan’da gerçekleşmesinden çok memnun olduğunu ve doğru seçim yapıldığını belirtti. “Ben Nurten Remzi’yi yıllardan beri tanıyorum, kendisinin ve çalışma arkadaşlarını gücünü,halkımıza karşı besledikleri hizmet aşkından dolayı onların ev sahipliğinde çalışmak hepimiz için guru ve onur vericiydi." Kuzey Doğu Bulgaristan’ dan katılan,destek veren kurum ve şahıslar;Şumnu Stilyan Çilingirov İl Kütuphanesi, Şumnu Ressamları Topluluğu, Deliorman Edebiyat Derneği, Köklüce(Venets) Belediyesi, Dulovo Belediyesi, Zavet'in Suşevo Muhtarlığı, Tsar Kaloyan'ın Ezerçe, Sitovo'nun Bosna, Silistre'nin Pravda, İskra, Şumnu'nun Yasenkovo, Gabritsa, Çernoglavtsi, İzgrev, Drumevo, Demirciköy (Strahilitsa), Şeytancık (Hitrino) köylerinden, Popovo'dan, Dulovo'nun Çernolik, Çerna, Yarebitsa, Razdel, Varna'nın Belogradets, Suvorovo, Ezerovo, Beloslav, Veliko Tırnovo'dan, Vırbitsa'nın Akdere(Byala Reka), Kotel'in Yablanovo, Kaolinovo'nun Pristoe, Dılgopol'un Tsonevo şehir, kasaba ve köylerinden katılan kültür, eğitim, sanat, siyaset ve iş kadınları, okumaevleri yöneticileri, okul müdürleri, öğretmen ve eğitmenleri, köy muhtarları, hayvan bakımı ve tarım işçileri, Şumnu üniversitesi öğrencilerin katılım ve destekleriyle Bulgaristan’da ilk kez Türk el sanatları konusu olan "İZLERİMİZİN İZİNDE "adını taşıyan proje gerçek oldu. Alınan bilgilere göre Bulgaristan’da ilk kez, Şumnu Kültür Evi’nde, Ebru, Ahşap Boyama, Kırkyama, Tekstil Baskısı atölyeleri kuruldu ve onların gelecekte çalışması için gereken materyal ve malzemeler bağışlandı. Ayrıca kültür ocağına 2 dikiş makinesi hediye edildi. Şumnu kültür ocağın yıllarca üyesi olan Türkçe öğretmeni Günel Fadli; "Geçmişte Şumnu ve Deliorman’da Türklere karşı uygulanan baskıcı siyasetlerin neticesinde yasak edilmesi ve unutturulmasından sonra, şimdi bu eski örf ve adetlerimizi yeniden öğrenmek ve canlandırmak yıllarca hayal ettiğimiz bir şeydi. Ebru, Hat, Keçe, Kırkyama, İncik boncuk takıları ve başka Türk el sanatlarını artık yapmak ve atölyelerini kurmak büyük bir olanaktır. Ben, Şumnu Kültür Evi El İşleri Kulübü’n artık var olan atölyelerinde gönüllü, daha büyük bir arzu ve zevkle çalışacağım, el sanatlarımızı ayakta tutmak için elimden gelen her şeyi yapacağım.” dedi. Şumnu Stiliyan Çilingirov İl Kütuphanesi’nde düzenlenen" İZLER " adını taşıyan resim sergisi açılışında, İstanbul Ünüversitesi Yrd. Doç Doktor Süreyya Oskay başkanlığında düzenlenen, Türkiye’den 13 ressam, Şumnu’dan Radoslav Tsenov, Snejana Tsenova, Alisa Torosyan ve Maya Rayçeva’nın resimlerinden oluşan sergide Türkiye Cumhuriyeti Burgas Başkonsolosu Niyazi Evren Akyol!uun ziyaret etmesi bizim için çok önemliydi. Ekselansları,ek olarak, beş gün boyunca "İzlerimizin İzinde" yapılan Türk el sanatları eser ve ürünlerinden oluşan sergiyi inceleyip ilgi göstererek şunları paylaştı: “ Ben Bir Eylülden beri görev almaktayım ve bu kısa sürede çok ünüversite, kültür dernekleri, eğitim ve sanat kurum ve kişilerini ziyaret ettim. Misafirperverlik ve güzel duygularla karşılandım. Bu, "İzlerimizin İzinde" projesine çok insanın katılması ve diğer azınlıklarla birlikte olması, eğitim ve sergi gibi düzenlenen aktivitelerin olması, Türkiye ve Bulgaristan arasında olan komşu ilişkilerini daha çok derinleştiriyor.” Sergi açılışında misafirlerin arasında Dılgopol Belediye Başkanı Marinka İvanova da vardı. O, “ Burada bizim belediyemizin faaliyetlerini yaşıyorum. Benim en yakın dostlarım Türklerdir. Bu tür güzellikleri yaşatmakta bizler de yer almak istiyoruz, ileride birlikte çalışmak umuduyla gelip katılıyoruz”, heyecanla belirtti. Ermeni kökenli Şumnulu Ressam Alisa Torosyan şunları paylaştı:”Ben yıllarca Şumnu Nazım Hikmet Kültür Evi üyesiyim. Türkçe biliyorum ve Türkçe türküler de söylüyorum. Nurten Remzi’nin şiirleri beni oldukça etkiliyor. Onları okuyunca ilhamım geliyor ve onun şiirlerinin adını taşıyan resimler de çiziyorum. Şumnu'daki farklı azınlıklar arasında hiç bir sıkıntı yok. Hepimiz birlikte yaşıyoruz, birlikte çalışıyoruz. Beni de davet ettiğinizden dolayı çok mutluyum. Nurten Remzi’nin aktivitelerinde her zaman çok, ama çok katılanlar oluyor. O ve ekibi bir örenktir. Bu tür faaliyetlerin devamı olmalı. Veliko Tırnovo'dan Türkeçe öğretmeni kurs bitiminde herkesin gözlerini doldurdu. “Ben ilk kez Ebru yapıyorum. İlk kez ahşap boyadım. Bunları yapmak o kadar güzelmiş. Bizler bu güzelliklerimizi bilmiyormuşuz. Bu tür projelerin devamını diliyorum.” Varnalı Kültür Koordinatörü Fevziya Hasanova; “Bu tür aktiviteler çok yararlı. Biz buraya gelerek daha fazla dost edindik, daha çok çevremizi geliştirdik. Türk el sanatlarını öğrenirken sohbet ettik, acılarımızı, sevinçlerimizi paylaştık. Arkadaş edindik, sırdaş olduk, huzur bulduk, dinlendik. Bizim ninelerimizin, atalarımızın yaptıklarını ilk kez yapmak çok duygusal ve heyecan vericiydi. Varna’da da aynı projeyi yapmak istiyorum.” Sliven, Kotel Belediyesine bağlı Yablanovo’nun önceki köy muhtarı ve şu anda okulun müdür yardımcısı olan Şerif Kuvancı köy kadınları için böyle güzel çalışmalar düzenlediğimizden dolayı canlı canlı özel teşekkürlerini sundu. 100 dekar tütün bakan ve onlarla ailesini idare eden Fatoş hanım, herkesin ilgisini çekti. Eğitimini maddi sıkıntılardan dolayı alamamış, ama entelektüel, yetenekli olan ve çalışkan bir kadın olduğunu gördük. Onun gibi başka kadınlar da kursta yer aldı. Son veda gecesi şenliğinde kendi şiirini okuyunca çok alkış aldı. “Buraya gelince kendimi buldum. Mutluyum demek çok azdır. Yaşadığım duygularımı anlatamıyorum, sözcüklerim yetmiyor anlatmaya. Şiir bile yazdım. Beş gün boyunca dolu dolu her şeyi öğrenmeye özen gösterdim. Bu öğrendiklerimizle ekmek parası da çıkarabiliriz.” dedi. Kadının ekonomik anlamda güçlenmesini sağlamak, farkındalıklarını arttırmak, bilgi ve deneyimlerini geliştirmek, geleceklerine ışık tutmak amacı ile yola çıkan proje ekipleri, beş gün boyunca Bulgaristan Şumnu ve civar illerden gelenlerin hayatında yeni pencereler açtı. Projede beş gün boyunca geleneksel Türk el sanatları konularında uzman eğitmenler tarafından kurs olarak bilgiler verildi. Ayrıca İstanbul Üniversitesi Sosyal Sorumluluk Projeleri Araştırma Ve Uygulama Merkezi Başkanı Prof.Dr. Seçkin Dindar ve İstanbul Üniversitesi Öğretim üyeleri tarafından,ağız ve diş sağlığı konusunda tarama – bilgilendirme, ‘’İlk Adım Yeni Yetenekleri Keşfediyoruz’’ adı altında Bale ve Ront çalışmaları, İletişim semineri , İstanbul'dan Masallar konulu söyleşi ile Kültürel ve Sanatsal paylaşımlar gerçekleştirildi. Şumnu Kültür Evi Derneği ve Şumnu Nazım Hikmet 1881 Kültür Evi üyeleri ve ekipleri - Destan Folklor Grubu, Genç Kalemler Edebiyat Kulübü, İlahi korosu ve Kadın grubu repertuvarlarından sunumlar yaparak özel yer aldı. Bu değerli güzellikler çerçevesinde ayrıca her akşam yemeklerinden sonra Türk kültürü tarzında olan eğlence, gösteri, tanıtım, anlatımlar sergilendi. Veda gecesi şenliğinde folklor gösterileri, türkü, mani, şiir, teşekkür sunumları, çeyiz sergileri, Deliorman Türk kıyafetleri ve el sanatları ürünleri, Bulgar ve Türk coşkulu oyunları eksik değildi. Şumnu Kültür Evi Başkanı Nurten Remzi; ” İZLERİMİZİN İZİNDE"var olan,var olacak olan candost kadınlarım, bizim ve sizin değil, hepimizin memnuniyet ve mutluluğu sönmesin. Bizim ve sizin siyaseti yapanlar, biz güneşiz deyip iddalı olanlar, acaba haklılar mı.Gökyüzününde yıldızların hepsi bir güneştir,hepimiz Türk kültürü ve değerlerini de birer yıldıza benzetmekteyiz.Bu kutsal değerleri ayakta tutmak için emek, fedakarlık, özveri, gece günlerimizi sarfediyoruz. Bana ve sana değil, bize ve size değil, hepimize, meslektaş, arkadaş, dost, sırdaş ve sevgideğer çocuk, genç, kadın ve erkek herkese,yaş, meslek, eğitim durumu, din, ırk, millet, maddi ve manevi varlığı, görev, sosyal konumu demeden, Şumnu Kültür Evi kapılarını herkese açmıştır. Kültür, sanat, tarih, eğitim, ekonomi durumu, bilgi kapasitesi, bizim anlamlı, huzurlu ve istediğimiz kadar güzel geleceğimize yönelik, herkesin her isteğine, benim ve ekibimin kalbi açıktır. Bu değerlerimiz sönmesin. ”Bu kapanış sözleriyle herkesin duygularına duygu kattı. Şumnu Kültür Evi’nde 31 Ekim – 04 Kasım 2013 tarihleri arasında İstanbul’dan gelen 22 öğretmen ve eğitmenin desteği ile 173 kadın bir araya geldi, İzlerimizin İzinde, Atalarımızın izinde, eski Türk el sanatları eğitimi çerçevesinde unutulmayan anlar yaşadı, becerilerini geliştirdi, ufuklarını açtı, yeni can kan dostluklar kurdu, işsizlik ve maddi sıkıntılarını çözecek umutları doğdu, ayrılırken hıçkıra hıçkıra gözyaşı döktü.
Nurten Remzi, Şumnu

0 коментара:

Публикуване на коментар

Забележка: Само членове на този блог могат да публикуват коментари.