неделя, 29 септември 2013 г.

ŞAİR RECEP KÜPÇÜ BİR İDEALİN SEMBOLÜDÜR

28 Eylül 2013 tarihinde doğumunun 79.yıl dönümünde, ünlü Türkçülük davası adamı ve şair Recep Küpçü, Edirne’nin tarihi binalarından biri olan Halk Eğitim Merkezi'nde anıldı. Trakya Üniversitesi ve Trakya Balkan Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği tarafından ortaklaşa organize edilen "Dava adamı ve şair Recep Küpçü “ adlı panele Bulgaristan ve Türkiye’den gelen çok sayıda şair, yazar, akademisyen ve edebiyatsever 150 kişilik salonu doldurdu. Panelin moderatörlüğü Trakya Üniversitesi Balkan Araştırmalar Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ahmet Günşen tarafından yapıldı. Konuşmacı olarak Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesinden Doç. Dr. Esat Can, Recep Küpçü'nün kadim dostlarından Bulgaristan'dan konuk gelen populer şair Nedyalko Yordanov ve İstanbul'dan gelen yazar Ahmet Türkay katıldı. Prof. Dr. Ahmet Günşen, sözü ilk konuşmacıya vermeden önce şunları belirtti; “ Balkanlar bıçak sırtı bir coğrafya, yalnız tarih üreten değil, tarih tüketen bir coğrafya, insanları da şairleri de tüketiyor. Biz inadına tıpkı Osmanlı'da olduğu gibi kalıcı barışı eninde sonunda elde edeceğiz. Recep Küpçü, Balkan Türk edebiyatının önemli şahıslarından ve Türkçemizin bülbüllerinden biridir. Hayatını anlamlandıranlar,gelecek nesillere güzel ilkeler ve düşünceler bırakan insanlar ölmüyor, dostlar “. Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesinden Doç. Dr. Esat Can, Recep Küpçü için şu özetlemeyi yaptı ; “ Recep Küpçü, eğilmeyen ağaç, yürüyen adam, hem bir davanın, hem bir idealin sembolüdür. Davası herkesin bildiği gibi, ideali insaniyettir, yani Türklerin ve başka milletlerin yaşadığı vatanlarında ferrah içinde yaşamalarıdır. Recep Küpçü'ye göre insan hassasiyetinden ve özgürlüğünden daha önemli bir şey yoktur“. Panelin ikinci konuşmacısı Hedyalko Yordanov,ünlü Bulgar şairi ve merhum Recep Küpçü'nün en yakın arkadaşı, konuşmasında şunlara değindi ; “ İlk görüştüğümüzde ona hemen içim çok ısındı , öyle insanlar vardır ki ilk görüştüğünüzde hayat boyu arkadaş olacağınızı anlarsınız. Hakikaten o benim hayat boyu en iyi dostum olarak kaldı. Bugün, çözülmüş diye görünen etnik problemler yine gündemde. Nasıl bir kademelerden geçtiğini hepimiz iyi bilmekteyiz. Bulgaristan için bu suni bir siyasi problemdir. Bizim Recep ile aramızda öyle problem hiç olmadı. Recep, Türk olmasına rağmen Bulgaristan şairiydi, hiç bir zaman Türkiye’ye gitmesine izin verilmeden gözleri açık göçtü bu dünyadan. Bulgarca yazdığı şiirlerinden birinin adı da “ Bulgaristan ” idi ve o şiirinde, şöyle diyor ; “Bulgaristan'ın yabancısı değilim, yabancı değil tozduğum yollarım.Mezarlarına, ellerimle indirdiğim babam ve annem senin toprağındadır. Bulgaristan, yabancı değilim, ben Türk oğlu Türk’üm !” R.Küpçü'nün diğer yakın dostu yazar Mehmet Türkay, onun acı dolu hayatını anlatırken göz yaşlarını tutamadı ve konuşmasına birkaç dakika ara verdi. Panelin kapanış konuşmasını yapan Prof. Dr. Ahmet Günşen ; “ Dünya var olduğu müddetçe bir hoş seda olarak yaşamaya varlığını sürdürmeye devam edecek olan bir ölümsüz insanı doğumunun 79.yılında kendisini rahmetle, minnetle ve şükranla anıyoruz. Aramızda olan değerli ailesine sabırlar ve uzun ömürler diliyoruz. Bu anlamlı etkinliğe tüm katılanlara teşekkür ve şükranlarımızı sunuyoruz" dedi”.
Hikmet Çavuşoğlu, Edirne
http://dombira.eu

0 коментара:

Публикуване на коментар

Забележка: Само членове на този блог могат да публикуват коментари.